Bırakın da azıcık mutlu olalım

- Bırakın da yarım asırlık gözyaşından sonra yarım saat gülelim.

*

- Bırakın da kan dökülmeyecek diye bir parça sevinelim.

*

- Bırakın da bir büyük beladan kurtuluyoruz diye üç gün rahatlayalım.

*

- Bırakın da ağız tadıyla iki dakika halay çekelim.

*

- Bırakın da Diyarbakır anneleri adına ferahlayalım.

*

- Bırakın da artık şehitler gelmeyecek diye memnun olalım.

*

- Bir salın bizi de PKK bitti diye hiç değilse iki saat bayram edelim.

KONUYU EN İYİ ANLAYANLAR

- Davul zurnayla günü kutlayan vatandaşlardır.

- Halay çeken ahalidir.

- Günü bayram gibi yaşayan millettir.

- Acıyı en derinden yaşayıp da sevinen yurttaşlardır.

PKK’LILAR HARAKİRİ YAPSA

Bunlar yine beğenmez.

- “Toplu ölümle propaganda yapıyorlar” derler.

- “Suriye’ye gömülecekler, Suriye’de devlet mesajı verecekler” derler.

- “Kendilerini öldürdüler ama durun bakalım niye öldürdüler” derler.

YENİ YÜZYILIN EN BÜYÜK DEĞİŞİMİ

12 Mayıs 2025.

PKK’nın kendini feshetme kararı. PKK’nın silahları bırakma kararı.

*

Yeni yüzyıla damga vuracak olaydır bu.

Yeni yüzyılı tanımlayacak gelişmedir bu.

Yeni yüzyılın en büyük değişimidir bu.

*

Belki henüz tam olarak farkında değiliz bunun.

Ama gün geçtikçe bunu daha iyi anlayacağız, hissedeceğiz, fark edeceğiz.

*

Anladıkça da hissettikçe de fark ettikçe de...

Şu üç ismi hep anımsayacağız:

*

Recep Tayyip Erdoğan / Devlet Bahçeli / İbrahim Kalın.

NEDEN ÖFKELİLER NEDEN MUTSUZLAR NEDEN BAĞIRIYORLAR NEDEN YIKICILAR

PKK’nın kendini feshetmesi konusunda...

Belirsizliklere tabii ki işaret edilir. Endişeler tabii ki dile getirilir. Kuşkulara tabii ki yer verilir.

*

İki şartla:

- BİR: Yeter ki yapıcı bir dille konuşulsun.

- İKİ: Yeter ki niyetler halis olsun.

*

Fesih konusunda olumsuz konuşanların durumlarına bakıyoruz, manzara aşağı yukarı şöyle:

- Yapıcı değil yıkıcı bir dille konuşuyorlar.

- Çok asabiler, çok öfkeliler.

- Belirsizlikleri yıkıcılık için kullanıyorlar.

- Kaygıları kışkırtıcılık için kullanıyorlar.

- Yalan yanlış bilgilerle manipülasyon yapıyorlar.

- Eski konuşmaları, yeni konuşmalar gibi yayıyorlar.

- Dezenformasyonlara başvuruyorlar.

- Sürecin yürümeyeceğine hayatlarını adıyorlar.

*

Peki neden böyle yapıyorlar?

İki ihtimal var:

- BİR: Ya siyasi hesapları bozulacak diye hırçınlaşıyorlar.

- İKİ: Ya da terörden beslenmeye devam etmek istiyorlar.

*

Üçüncü bir ihtimal daha var:

Belki de aynı anda hem siyasi hesaplarının bozulacağı endişesiyle hırçınlaşıyor hem de terörden beslenmeye devam etmek istiyorlar.

UMUTSUZLUK YOK

Yarım asırlık kanlı bela öyle kolayca bitiverir mi?

- Tabii ki bitmez.

- Tabii ki aşırı dikkat gerekir.

- Tabii ki temkini elden bırakmamak gerekir.

*

Barış yolunu zehirlemek için çok uğraşacaklar.

İçeride ve dışarıda her türlü dümeni çevirecekler. Bozmaya çalışacaklar, sabote etmeye çalışacaklar. Lozan üzerinden, Sevr üzerinden kışkırtıcılık yapacaklar.

*

İç siyasette mevzi kaybettiklerini düşünenlerin, süreci baltalama çabalarına tanık olacağız.

*

Yıllardır terör üzerinden Türkiye’yle oynayanlar var.

Onlar da oyuncakları ellerinden alınmış çocuklar gibi hırçınlaşacaklar.

Onlardan da her türlü lanetli operasyonu bekleyelim.

*

Ama hiç korkmayalım, hiç umutsuzluğa kapılmayalım.

Bu süreci ilmek ilmek dokuyanlar, en dikkatli şekilde yürütenler, bir kaza çıkmasın diye titizlenenler, işi bu noktaya getirenler...

Bütün bu oyunlardan sonsuz haberdarlar ve sımsıkı hazırlıklılar.

ALİ BABACAN AK PARTİ TABANINI TANIYOR MU

Ali Babacan, T24’te Cansu Çamlıbel’e verdiği röportajda AK Parti tabanını analiz etmiş.

*

Şöyle bir baktım:

“AK Parti tabanının yarısı şöyle düşünüyor, AK Parti tabanının yarısı böyle düşünüyor” falan türü analizler.

*

Peki Ali Babacan, AK Parti tabanını tanıyor mu, biliyor mu, anlıyor mu?

Hiç emin değilim.

*

Ali Babacan, AK Parti tabanını gram tanısaydı, milim bilseydi, zerre anlasaydı...

Arkasına milyonları alırdı. Binde bilmem sıfır oya takılıp kalmazdı. AK Parti tabanının hiç değilse esaslı bir kısmını koparırdı. CHP’ye yamanmak zorunda kalmazdı. Siyasette azıcık da olsa bir varlık gösterme şansını elde ederdi.

*

Muhalefete sesleniyorum:

Ali Babacan’ın AK Parti tabanı üzerine yaptığı analizlere bel bağlarsanız... Fena halde çuvallarsınız.

Çünkü Babacan, AK Parti tabanını hiç mi hiç tanımıyor.

DÜNÜN EN POPÜLER CÜMLESİ

Kiminle konuşsam, kiminle temas kursam, kiminle haberleşsem...

Hep aynı cümle:

*

“Keşke Sırrı da görseydi bugünü.”

*

Tek tesellimiz şudur:

Gözü açık gitmedi Sırrı’nın. Çok alametler belirmişti. Biliyordu bugünün geleceğini.

PEKİ NAMIK TAN NE DER BU İŞLERE

- Pakistan / Hindistan ateşkesinde Türkiye başat rol oynadı.

- Trump ve Putin’in ortak güvencesi: Erdoğan.

- Rusya / Ukrayna barışı İstanbul’da gerçekleşecek.

- Putin, Erdoğan’ı arıyor.

- Trump, Erdoğan’dan söz ediyor.

*

Türkiye’nin dış itibarının süper gerilediğini her fırsatta anlatmaya çalışan CHP’nin dış politikacısı Namık Tan Beyefendi, bu gelişmelerle ilgili ne diyecek acaba?

Yine “çok kötü durumdayız, itibarımız sıfır” falan mı diyecek?